SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

KIYAMETİN SIFATI, CENNET VE CEHENNEM BAHSİ

<< 2803 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

48 - (2803) حدثنا موسى بن قريش التميمي. حدثنا إسحاق بن بكر بن مضر. حدثني أبي. حدثنا جعفر بن ربيعة عن عراك بن مالك، عن عبيدالله بن عبدالله بن عتبة بن مسعود، عن ابن عباس قال: إن القمر انشق على زمان رسول الله صلى الله عليه وسلم.

 

{48}

Bize Musa b. Kureyş Et-Temîmî rivayet etti. (Dediki): Bize İshak b. Bekr b. Mudar rivayet etti. (Dediki): Bana babam rivayet etti. (Dediki): Bize Ca'fer b. Rabîa, Irak b. Mâlik'den, o da Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe b. Mes'ud'dan, o da İbni Abbas'dan naklen rivayet etti. İbnû Abbas:

 

«Gerçekten ay Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) zamanında yarıldı.» demiş.

 

 

 

İzah:

Bu rivayetleri Buhari Kitâbu'l-Menâkıb» ile «Kitâbu't-Tefsir» de; Tirmizî ile Nesâî «Kitâbu't-Tefsir»'de muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir.

 

Kaadî Iyâd diyor ki: «Ayın yarılması Nebiimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in en büyük mucizelerinden biridir. Onu ashab-ı kiramdan birçokları rivayet etmişlerdir. Bununla beraber âyet-i kerîmenin siyakı ve zahiri de ayın yarıldığını göstermektedir.» Zeccâc bazı bid'atçıların bunu inkâr ettiğini söylemiş, buna sebep kalblerini Allah'ın kör etmesi olduğunu göstermiştir. Aklın bunu inkâra mecali yoktur. Çünkü ay Allah'ın bir mahlûkudur. Allah onun üzerinde dilediği tasarrufu yapar. Bâzı mülhidler: «Böyle bir şey olsa tevâtüren nakledilir. Bunu bütün yeryüzünde yaşayanlar bilir. Mekkelilere mahsus kalmazdı.» demişlerse de, ulema kendilerine cevab vermiş: «Ayın yarılması geceleyin insanların çoğu uyurken vuku bulmuştur. Gökyüzüne bakarak ibret olan o saatte nadir bulunur.» demişler. Mutad ay tutulmasını buna misal göstermişlerdir. Filhakika ay tutulması yıldız göçmesi vesaire gibi şeyler geceleyin olur, fakat bunları ancak mahdut şahıslar görür. Birçok kimselerin uykuda bulunmak sebebiyle bundan haberleri bile olmaz. Burada da ayın yarılması mucizesi geceleyin olmuştu. Müşriklerden bir cemâat bunu istemişlerdi. Başkalarının bundan haberi olmamıştı. Bir de caiz ki, ay menzillerine göre değiştiği için bazı ufuklardan görünmüş, bazılarından görünmemiştir. Nitekim ay tutulması da böyledir. Bâzı yerlerden görünür bazı yerlerden görünmez.

 

Hattâbi: «Ayın yarılması büyük bir mucizedir. Sair Nebilerin mucizelerinden ona muadil hemen hemen hiç bir mucize yoktur.» demiştir.

 

Mekkeliler bu mucizeyi görünce etrafa adamlar göndererek, oralardan da görülüp görünmediğini sordurmuşlar. Ve görüldüğü haberini almışlardı. Hâdiseyi tevatür derecesine varan hadîslerle Kur'ân-ı Kerîm te'yid ettikten sonra, onu kabul etmeyenlerin hiç bir özrü kalmaz.

 

Ek bilgi: Apollo-10, ayın her tarafını fotoğraflarla tesbit ettikten sonra, Apollo-11 ile gelecek olan ay fâtihlerinin iniş yerlerini belirledi. Apollo-11'in çektiği fotoğraflarda, ayın etrâfını çevreleyen derin ve geniş bir kanalın bulunduğu görüldü. Fransız gazeteleri bunu; "Bu kanal, Şakk-ı kameri işâret etmiş olamaz mı? şeklinde, resim altı haber olarak verdiler. Papalığın îkâzı üzerine, bu haberden bir daha söz edilmemiştir. (M. Sıddîk Gümüş)